3 Aralık 2009 Perşembe

Türkler ve Kürtler birbirlerine ne kadar yakın, ne kadar uzak? (2)

SETA ve Pollmark’ın “Türkiye’de Kürt Sorunu Algısı” araştırması konusuna devam ediyoruz Araştırmaya katılan Türklerin %33,8’i, yakın akrabaları arasında bir Kürt oluğunu belirtmekte, %66,2’si ise yakın akrabaları arasında bir Kürt olmadığını ifade etmektedir. Bu da Türklerin üçte birinin en azından bir Kürt’le akraba olduğunu, aile bağı ile bir kan bağı oluştuğunu göstermektedir. Aynı şekilde, Kürtlerin de üçte ikisinin en azından bir Türkle akraba olduğunu görüyoruz. Son dönemde bazı istisnai vakıalar olsa da, Türklerin göç ve kentleşme sonucu karşılaştıkları Kürtlere sosyal mesafe koymadıklarını ortaya koymaktadır. Kürtlerin %67’si yakın akrabaları arasında bir Türk olduğunu, %33’ü ise yakın akrabaları arasında bir Türk olmadığını ifade etmektedir. Türkler ve Kürtler arasında akrabalık oranlarının yüksek oluşu, her iki toplumun sosyolojik entegrasyonu sağladığını göstermektedir. Türkler ve Kürtler arasında yaratılmak istenen karşılıklı kaygı, tehdit ve tehlike algılarının, aile ve akrabalık söz konusu olduğunda gerçek hayata tekabül etmediği görülmektedir. Hem Türkler hem de Kürtler arasında aile ve akrabalık bağları siyasi ve ideolojik tercihlerin ötesinde bir anlam taşımaktadır. Dolayısıyla, son dönemde demokratik açılımı tartışmalarıyla gündeme gelen, kimilerinin oldukça rahat bir şekilde kullandıkları ‘bölünme, parçalanma, ayrışma’ türünden kaygı ve korkuları besleyen yaklaşımların sosyolojik bir zemini bulunmamaktadır. Siyasi parti tercihleri açısından bakıldığında AK Parti (%35,8), CHP (%33,8) ve MHP’liler (%31) arasında anlamlı bir farkın olmadığı gözlenmektedir. Yani her üç partiden hangisini desteklerse desteklesin, ister muhafazakâr, ister sosyal demokrat ve sol, isterse milliyetçi olsun, Türklerin Kürtlerle akrabalık bağları siyasi ve ideolojik tercihleri aşmaktadır.

Arkadaşlık ve Dostluk İlişkileri Yaygın Türkiye’nin demografik yapısı ve toplumsal coğrafyasının homojen yapıda olmadığı bilinmektedir. Türklerle Kürtlerin bin yılı aşkın bir süredir beraber yaşadığı ifadesi, çok bilinen klişe bir deyim olsa da sosyolojik bir gerçekliği, yani birçok diğer grup gibi Türkler ve Kürtlerin ortak yaşam alanlarını paylaştığını sade bir dille göstermektedir. Ortak hayat tecrübesine modern dönemlerdeki hareketlilik, eğitim ve iş dünyasındaki karşılaşmalar da eklendiğinde, Türkler ve Kürtler arasında hem aile ve akrabalık hem de arkadaşlık ilişkilerinde bir artışın gerçekleştiğini söylemek mümkündür. Sosyolojik olarak normal olan da zaten birçok ortak değeri paylaşan gruplara mensup bireyler arasında ilişkilerin kurulmasıdır. Araştırmaya katılan Türklerin %59,8’i yakın arkadaşları arasında bir Kürt olduğunu, %40,6’sı ise yakın bir Kürt arkadaşının bulunmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan Kürtler arasında yakın bir Türk arkadaşı olanların oranı daha yüksek görülmektedir. Kürtlerin %83,6’sı, yakın arkadaşları arasında bir Türkün olduğunu belirtirken, sadece %16,4’lük bir bölümü yakın arkadaşları arasında bir Türkün olmadığını belirtmiştir. Türkler ve Kürtler arasında var olan yakın arkadaşlık oranları, aralarında ne sosyolojik ne de psikolojik bariyerlerin olmadığını göstermektedir. Sadece geleneksel taşra hayatı değil, belki ondan da fazla, modern iş, eğitim ve kent hayatı, hangi kökenden gelirse gelsin, farklı bireylerle iletişim kurulmasını, yeni ittifaklar ve sosyal çevreler inşa edilmesini gerektirmektedir. Türk ve Kürt bireylerin arkadaşlık ve dostluk söz konusu olduğunda güven sorunu yaşamadıkları, siyasi ve ideolojik söylemlerden bağımsız olarak ilişkiler geliştirdikleri görülmektedir. Sonuç itibariyle araştırma, uzun yıllardır yaşanan siyasi polemik ve krizlere, ülkeyi sarsan terör ve şiddet olaylarına rağmen, Türkler ve Kürtler arasında bir husumet, düşmanlık ve güvensizlik oluşmadığını göstermekte, Türlük ve Kürtlük üzerinden Türkiye’nin toplumsal yapı ve dokusunda bir çatlama olmadığına işaret etmektedir.

Hiç yorum yok:

Endonezya’da yeni hükümetin öncelikleri hangi konular?

Nüfus bakımından dünyanın en büyük dördüncü ülkesi olan Endonezya, 280 milyonluk nüfusu ile en büyük İslam ülkesi. G20 üyesi olan Endonezya ...